Sonbaharı sever misiniz? Her mevsimin kendine has güzellikleri var ama biz renklerin hepsini bir arada görmek istediğimiz için sonbaharı severiz. İlkbaharda ağaçların açmasıyla yeşil renk ağır basar her yerde. Yaz mevsiminde kavurucu sıcak, güneşin sarı rengini işler içimize. Kışın kar varsa bembeyaz bir huzur kaplar içimizi ama yoksa kapalı havalarda gri renk bunaltır bizi. Sonbahar öyle mi peki? Ağaçlarda sarı, kahverengi, kırmızı ve yeşilin bütün tonları dans eder ahenkle. Bir gün kapalı olur hava ama ertesi gün yeniden umut verircesine doğar güneş. Hem öyle çok kasıp kavurmadan; yumuşacık okşar tenimizi.
Gezmek için de en güzel mevsimdir sonbahar. Çok soğuk olmadığı için üşümeden, çok sıcak olmadığı için terlemeden konforlu, mükemmel bir gün geçirtir insana. Bu yüzden bizim gibi sonbaharda gezmeyi sevenlere; hafta sonu kaçamağı yapmak için iki mükemmel rota yazacağız. Bunlardan ilki, Abant turu.
Sanırım yukarıda bahsettiğimiz sonbahardaki renk cümbüşü kavramının görülebileceği en güzel yer Abant. İstanbul’dan giderken Abant sapağına dönüldüğü gibi rengarenk bir doğa kucaklıyor sizi. Ağaçlarda renklerin her tonu var ama yerlerde artık ömrünü tamamlamış yapraklar sapsarı bir tablo gibi. Bu tabloya bakarak kahvaltı yapması, yemek yemesi, çay kahve içmesi; insanın karnını değil de ruhunu doyuruyor sanki. Göğün rengini almış göl hafif gri-yeşil bir renk ile karşıladı bizi. İçinde kurumaya yüz tutmuş sazlar sarı sarı. Ve nilüfer çiçekleri. İnsan doğanın bu güzellikleri karşısında hayran olmaktan ve keyif almaya çalışmaktan başka ne yapabilir ki?
İkinci kaçamak noktası ise Safranbolu. Abant’a göre doğa ile iç içe olmak yerine biraz daha tarihi özellikleri ön plana çıkan bu küçük ilçe 1994’te UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’ne girmiş. Buram buram tarih kokan sokaklarında gezerken mimarisine hayran kalmamak elde değil. Çarşısında küçücük dükkanlarda; birbirinden güzel hediyelikler, lokumlar, tatlılar, közde yapılan kahveler gelenlere ev sahipliği yapıyor. Safranbolu’da da doğa ile iç içe zaman geçirmek isteyenler için Tokatlı Kanyonu; onu yukarıdan seyretmek isteyenler için de Kristal Teras çok beğendiğimiz yerlerdendi.
Yaşamak için para; para için çalışmak ama çalışmak için de sağlıklı bir beden, sağlıklı bir ruh gerek. Bizim ruhumuz sonbaharın tüm güzellikleri ile inanılmaz doydu. Umarım herkes en sevdiği mevsimde hayatının en güzel renklerini yaşar…